23 Kasım 2008 Pazar

ivsic* - şenol güneş - saffet - maraton- feyyaz


* isminde çok fena çuvallayabilirim ama başına gelenleri dakikası dakikasına hatırlıyorum bu bahtsız bedevi topçunun. zoran ivsic olacak tam adı. resmini bulamadım.

yukarıdaki resim ise söz konusu topçunun bedeviliğine şahit olunan şenol güneş'in jübilesine ait. sağ yanda kadir hemen arkasında duranı tanıdınız mı? menajer sinan engin. sol başta bir zamanlar beşiktaş'da forma giymiş yine beşiktaş-g.saray maçında talihsiz bir sakatlık sonrası eski fırtına günlerini aratan serdar bali.

mevsim: yaz. sene : 87. stad : f.bahçe.

henüz maraton'un üstünün kapanmadığı, numaralanmadığı yıllar. ve o yıllar malumunuz tribünler yarı-yarıya ve bugünkü gibi kavga-küfür-kıyamet yok. münferit olaylar elbet var. iki beşiktaşlı, bir trabzonlu ve bir ankaragüçlü futbolsever şenol güneş jübilesi için daha çok da futbol sevdaları nedeniyle beşiktaş-trabzonspor maçındalar.

maçın bir özelliği de ivsic adlı bir "yugo"nun beşiktaş forvet hattında görücüye çıkmasıydı. şimdiki köşe kadılarının burun kıvırarak bunlardan türkiye'de onlarca var diyebileceği benimse ayağına hakimiyeti, toplu ve topsuz oyunu bilmesi gibi vasıflarını da göz önüne alarak faydalı bir forvet olacağını düşündüğüm adamcağızın şanssızlığı daha ilk yarı bitmeden hem de bir hazırlık maçında deyim yerinde ise boktan bir mevzudan çift sarı kartla oyundan atılmasıydı.

adam istekliydi. deplaseler, çapraz koşular yapıyordu lakin bizimkiler pek görmek istemiyordu adamı. gördüklerinde de ya kendileri ya da ivsic zor pozisyonda oluyordu. ilk sarı kartı nasıl gördü hatırlamıyorum ama ikincisi de sakatlık için taç çizgisi kenarında tedavisini bitirir bitirmez izinsiz sahaya girdiği için dışarı atılmıştı. biz de hala devam eden geleneği bozmayıp haklı yahut haksız da olsa kırmızı gören topçuyu bağrımıza basmıştık!

maça gelirsek ivsiç'i gören feyyaz pabucun pahalı olduğunu anlamış olacak yahut bu takımın santraforu benim ve ben yeterim dercesine bir an da 2-0 yapmıştı maçı. trabzonspor sanırım ikinci yarıda 2-1 yapmış ve solumuzdaki taraftarlarını umutlandırmıştı ki... sonradan trabzon harici büyükleri gezecek olan saffet sancaklı elinde tekmelikleriyle hem oyuna hem de ceza sahasına girip topla ilk buluşmasında golü yapınca önceki sene yine kadıköyde 75. de aynı saffet gibi oyuna girer girmez ankaragücüne harika bir gol atan paprica'yı hatırlayan a.güçlü abi bombayı patlattı : "lan oğlum paprikamısın nesin sen, o nasıl gol öyle."
evet böyle...

sonradan kral feyyaz bir gol daha atarak şenol'u ve trabzonspor'u üzüyor ama beşiktaşlılara önümüzdeki maçlar için ümit veriyordu.

foto : tsgundem.com

Hiç yorum yok: